Tourexpi
Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğü
tarafından restore edilen Fethiye Camisi'nin önündeki kazı alanı, bu yıl
arkeopark olarak hizmete girecek.
Fatih ilçesinin Balat semtinde bulunan caminin
hemen yanındaki şapel ise müze olarak yeniden faaliyete geçirilecek.
Yapıya ilişkin AA muhabirine açıklamada bulunan
arkeolog Murat Sav, Bizans dönemindeki adı Pammakaristos Manastırı olan yapının
önündeki kazıların 2018'de başladığını söyledi.
"3 büyük kubbeden oluşan ve çok farklı bir
plana sahip bir sarnıç daha ortaya çıktı"
Sav, kazılar kapsamındaki kot çalışmaları esnasında
1890'lı yıllarda krokisi çizilen sarnıcın yanı sıra farklı bir sarnıca da
rastladıklarını belirterek, "Kazı sırasında hem bahsettiğim sarnıcı bulduk
hem de yapının doğu cephesinde yani apsisinin olduğu noktanın hemen önünde art
arda 3 tane büyük kubbeden oluşan ve çok farklı bir plana sahip bir sarnıç daha
ortaya çıktı." dedi.
Kazı alanında orta Bizans döneminde inşa edilmiş
çeşitli su yollarının da yer aldığını aktaran Sav, şöyle devam etti:
"Genellikle buradaki kalıntılar ağırlıklı
olarak aslında son Bizans dönemin yapılaşmaları. Küçük bir hamam kalıntısına da
ulaşıldı. Buradaki bu kalıntıların tümü projelendirildi, röleveleri yapıldı.
Ardından da bu alan arkeopark olarak hizmete açılacak. Bence bu, İstanbul için
çok önemli bir konu. Çünkü bu tür bir yapının avlusunda, yapıyla beraber
arkeolojik buluntuların ortaya çıktığı alanın yaşaması, turizme açılması,
insanların kenti daha farklı bir perspektifle değerlendirmesi açısından da çok
önemli."
"Yaklaşık 3 bin 500 metreküplük kazı hafriyat
çıkarıldı"
Murat Sav, tüm çalışmaların bilim kurulunun
takibinde gerçekleştirildiğini söyleyerek, Bakanlığın yanı sıra ihtiyaç duyulan
noktalarda Fatih Belediyesi, İSKİ ve İstanbul Büyükşehir Belediyesinin de
aralarında olduğu birçok kurum ve vakıfın kendilerine destek verdiğini
kaydetti.
Çalışmaların 2018'den itibaren kısa aralıklar
dışında, bugüne kadar devam ettiğini belirten Sav, "Bir taraftan kazı, bir
taraftan da konservasyon çalışmaları yapılıyor. Bulunan altyapı kalıntılarını
sağlamlaştırma çalışmaları yürütülüyor. Aynı zamanda buradan yaklaşık 3 bin 500
metreküplük kazı hafriyatı çıkarıldı. Yapının doğu avlusunda ve güney doğu
tarafında çok kapsamlı bir çalışma yapıldı." diye konuştu.
Sav, caminin doğu tarafında yer alan yaklaşık 1100
metre büyüklüğündeki sarnıcın devşirme 14 sütundan oluştuğunu ifade ederek, şu
bilgileri verdi:
"Sütunlar bu yapının inşa edildiği dönemden
çok daha eskiye ait. Genellikle malzemeler burada 5. ve 6. yüzyıldan kalma.
Burası her ne kadar sarnıç olarak kullanılmış olsa da bazen insanlar ufak da
olsa iz bırakabiliyorlar, mesela duvarda bence son derece güzel (haç)
grafitileri var. Aynı zamanda burada birkaç tane sütun başlıklarında monogram
var. Dönemsel bilgi verdiği için değerli. İkincisi bu yapı inşa edilirken,
inşaatlarda ahşap kalıplar kullanılır. Burada tüm o kemerlerde o kalıpların
izlerini göreceksiniz. Bu izlere özellikle dokunulmadı. Çünkü bunlar bir
dönemin inşaat teknolojisine dair önemli verilerdi. Burada kemerlerde de gizli
tuğla tekniği kullanılmış. Bunlar genellikle 11. yüzyıldan itibaren yapılmaya
başlanır ama bu yapı bana göre biraz daha geç bir dönem. Döşemelerimiz de
Bizans dönemimizden kalma kare tuğla döşemeler. Burada gelen insanların bütün
detayları görebilmesi için ve aynı zamanda özgün zemine basmamaları için yürüme
platformları oluşturuluyor."
Yapıda şapel kısmı müze olarak ziyarete açılacak
Murat Sav, manastırı inşa eden Mikhael Glabas
Tarchaneiotes'un vefatının ardından eşi Maria'nın yapının güney cephesine şapel
inşa ettirdiğini aktardı. Ayrıca, onun ağzından olduğu bilinen bir manzumenin,
14. yüzyılın başlarında Bizans'ın önemli şairlerinden Manuel Philes tarafından
cephenin kat silmesine yazıldığını dile getirdi.
Şapelin iç mekanının zamanla kutsal bir nokta ve
ritüel mekanı olduğunu söyleyen Sav, Hz. İsa'nın vaftiz sahnesinin ve 12
havarisinin yer aldığı değerli mozaiklerin de yapıda görülebileceğini ifade
etti.
Arkeolog Sav, yapının 16 ve 17. yüzyılda yaşanan
yangınlar ve depremlerden etkilendiğine işaret ederek, Osmanlı döneminde devrin
üslubuna uygun yeniden yapıldığını dile getirdi. Bu müdahalelerin, 1950'li
yıllarda Amerikan Bizans Enstitüsü tarafından kaldırılarak, Bizans döneminin
görünümüne geçilmeye çalışıldığını kaydetti.
Yapının 1204-1262'de Latin istilası sırasında da
hor kullanıldığına dikkati çeken Sav, şu bilgileri verdi:
"Burayla ilgili çok bilinmeyen bir detay var.
16. yüzyıl seyahatnameleri yazan bazı seyyahlar anlatıyor. Bunların arasında
çok önemli bir isim vardır Salomon Schweigger. 1570'li yılların sonları, burayı
ziyaret ediyor ve kendisine bir sütun parçası gösteriliyor. Aslında beyaz bir
mermer, zaman içerisinde griye dönmüş. Patrikhane görevlileri bu mermer
parçasının Hz. İsa'nın işkence gördüğü sütunun bir parçası olarak burada
sergilendiğini anlatır. 16. yüzyılda patrikhaneyken o parça burada korunmaktaydı.
Tüm bu alan daha önceden de müze olarak işletilmekteydi. Yine açılıştan
itibaren arkeoparkla birlikte müze olarak kullanılmaya devam edecek."
"Fethiye Cami'nde siyasi dönüşümden söz etmek
mümkün"
Sav, yapının 1590'ların başında Sultan 3. Murad
tarafından camiye dönüştürüldüğüne dikkati çekerek, "Sultan 3. Murad, Doğu
seferinde Revan Seferi yapar, orada kazandığı başarılar ve fetihlerden sonra da
bu yapının Fethiye adıyla camiye dönüştürülmesi kararı alınır. Burada bir
siyasi dönüşümden söz etmek mümkün. Normalde diğer camilere baktığımızda böyle
bir dönüşümden bahsetmek çok mümkün değil." dedi.
2022'de yeniden hizmete açılan Fethiye Cami'nin
restorasyon sürecinden önce oldukça yıprandığını söyleyen Sav, şu
değerlendirmelerde bulundu:
"20. yüzyılda yapılan onarımlarda tercih
edilen çimento sıvalarla her yer sıvalı olduğu için pek fazla özgün bir şey
algılanır değildi. Haliyle o sıvalar alındıktan sonra bazı detaylar da ortaya
çıktı. Duvar sistematiğini okuma şansımız oldu. Rahatlıkla okuyabildiğimiz
şeylerden bir tanesi taşıyıcı ayakların Osmanlı döneminde yapılmış olması.
Kemerler tümüyle Osmanlı döneminde yapıldı. Burada Bizans yapısı kadar
Osmanlı'dan da önemli katkılar görüyoruz. Bir Osmanlı dönemi eki de mihrap
bölümü. Mihrap bölümü hiçbir camide böyle bağımsız değil. Burası güneye kayık
olacak şekilde yapılmış. Aslında orijinal apsistir. Yapı 16. yüzyılda camiye
dönüştürüldüğü sırada dönemin baş mimarı Dalgıç Ahmet Ağa tarafından yapılmış
bir eklenti ve tamamen klasik Osmanlı formatında bir yapı, içerisinde kalem
işleri de var."
Sav, camide yine Osmanlı döneminde mermer bir
minber yapıldığını aktararak, "Çok kötü bir durumda idi. Tüm parçaları
onarılarak rölevesi yapıldı ve tekrar birleştirildi. Özgün duvar sistematiğinin
gösterilmesi için de duvar sistematiği sıvanmadı ve açıkta bırakıldı.
Böylelikle yapının hem Osmanlı hem Bizans dönemindeki duvar özelliklerinin,
inşaat teknolojisi itibarıyla rahatlıkla algılanması sağlandı." dedi.
Caminin alt tarafında yine devşirme malzemelerle
küçük bir sarnıcın yer aldığını vurgulayan Sav, "Sarnıçtan ziyade büyük
bir ihtimalle daha evvel şapel gibi bir görünüme sahip. Bu tür mekanları Bizans
döneminde genellikle işlev değişikliği yaparak, ihtiyaca paralel kullanabilme
söz konusu oluyor. Aynı zamanda hem kuzey taraftaki nefin altı hem de batı
bölümünde yer altında da çeşitli mekanlar bulunuyor. Bu mekanların da mezar
odası olarak kullanıldığını kuvvetle tahmin ediyoruz." dedi.
Sav, camide mimarlık tarihinin önemli detaylarından
birisinin minare olduğunun altını çizerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Çünkü minaresi farklı dönemlerde şerefeye
kadar yıkımlar yaşamış. En son 1894 dönemi başta olmak üzere çok büyük zararlar
var. Tahrip olduğu için 1990'lı yılların başında Bakırköy Taşı adı verilen,
İstanbul'da Güngören, Esenler ve Bakırköy arasındaki hattan çıkarılan son
küfeki taşlarıyla buradaki minare yapılmış. Dolayısıyla pek çok açıdan çok
değerli bir yapı ama burayı bir de sosyolojik, tarihsel açıdan önemli kılan bir
detay var. Fatih Sultan Mehmet geçmişte çok meşhur dinsel bir tartışma yapmıştır.
Bu tartışmayı 1462,1464 arasındaki bir dönemde burada yaptığını
biliyoruz." (AA)
En Çok Okunan Haberler
Topkapı Sarayı, yaz gündönümü dolayısıyla yarından itibaren geceleri de gezilebilecek
Milli Saraylar Başkanlığına bağlı Topkapı Sarayı, yaz mevsiminin en uzun günü olan 21 Başkanlıktan yapılan açıklamaya göre saray, yarın başlayacak uygulama kapsamında 14 Eylül’e kadar cumartesi günleri 21.00 - 23.00 saatlerinde
Türkiye'de orman yangınları için riskli döneme giriliyor
Coğrafi Bilgi Sistemleri ve Uzaktan Algılama Uzmanı Prof. Dr. Şermin Tağıl, orman yangınlarının oluşmasında ve büyümesinde hava koşullarının temel belirleyici faktörlerden olduğunu belirterek, Türkiye'de bu yöndeki riskin giderek
Küresel ısınma, İngiltere'de 32 derecelik tehlikeli sıcaklıkları 100 kat daha olası hale getiriyor
İngiltere'de bu hafta sıcak hava dalgası etkisini gösterirken, uluslararası bilim insanlarının oluşturduğu World Weather Attribution (WWA) tarafından yapılan ilişkilendirme analizinde, iklim değişikliğinin sıcak hava dalgaları üzeri
İstanbul Havalimanı günlük ortalama 1591 uçuşla Avrupa'nın en yoğun havalimanı oldu
İstanbul Havalimanı, 9-15 Haziran döneminde günlük ortalama 1591 uçuşla Avrupa'nın en yoğun havalimanı olarak kayıtlara geçti.
İstanbul My Love mini dizisi, Go Türkiye YouTube kanalında yayınlanacak
Tamamı İstanbul'da çekilen mini dizi, Çırağan Sarayı, Rixos Tersane, Galataport, AKM Taksim, Karaköy, Boğaz ve Beyoğlu gibi şehrin en ikonik noktalarında geçen sahnelerle izleyiciyi duyusal bir keşfe çıkarıyor.
Phoenix Antik Kenti'ndeki kazılar kentin bağlantılarını ve dini yapısını belgeledi
Muğla'nın Marmaris ilçesindeki Phoenix Antik Kenti'ndeki kazılarda ortaya çıkarılan 23 yazıt ile buranın diğer kentlerle bağlantısı belgelenirken, kutsal alanların tespitiyle kentin çok kültürlü dini yapısı ortaya çıkarıldı.
Aldiana Club Side Beach beklenmedik bir şekilde kapanıyor: Yasal anlaşmazlıklar nedeniyle faaliyet durduruldu
Dertour Group bünyesindeki Aldiana Club markasının Türkiye'deki önemli tesislerinden Aldiana Club Side Beach, ani bir kararla 29 Haziran 2025 tarihinden itibaren faaliyetlerini durdurmak zorunda kalıyor. Alman tatilciler arasında oldukça pop
Kedrai Antik Kenti'nde 2025 kazıları başlıyor
Muğla'nın Marmaris ilçesinin Çamlı Mahallesi'nden teknelerle ulaşım sağlanan Sedir Adası'ndaki Kedrai Antik Kenti'nde 2025 yılı kazı çalışmaları 23 Haziran'da başlayacak.
Medeniyet, tarih, kültür ve diplomasinin beşiği: İstanbul
Tarihi, kıtaları ve kültürleri birleştiren İstanbul, dünya genelinde kriz ve çatışmaların arttığı ortamda sorunların çözülmesi için ev sahipliği yapıyor.
1990'lar Eski Türkiye Sergisi Ankara'da açıldı
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığının desteğiyle, Ankara Kültür Sanat ve Medeniyet Derneğince hazırlanan "1990'lar Eski Türkiye Sergisi" açıldı.
Aşırı turizm seyahat kararlarını nasıl etkiliyor? QTA anketinden çarpıcı sonuçlar
Turist kalabalığına rağmen çoğu tatilci rota değiştirmiyor
Endonezya'daki yanardağ patlaması nedeniyle uluslararası uçak seferleri iptal edildi
Endonezya'nın Doğu Nusa Tenggara eyaletinin Doğu Flores bölgesindeki Lewotobi Laki-Laki Yanardağı'nın patlaması sonucu oluşan kül bulutu nedeniyle bölgede uluslararası uçak seferleri iptal edildi.
THY, kabin memuru alacak
THY'nin internet sitesinden yapılan duyuruya göre, kabin memuru adayları için açılan "Take-Off Kabin" ilanı kapsamında en az ön lisans mezunu olan, 1 Ocak 1988 ile 31 Aralık 2006 arasında doğanlar başvuru yapabilecek.
Gümrük kapılarında yaz döneminde artan yolcu geçişleri için kapsamlı hazırlık
Ticaret Bakanlığı, gümrük sınır kapılarında yaz dönemi artan yolcu geçişlerine yönelik bir dizi tedbir aldı.
Mauritius, Hint Okyanusu'ndaki rekabeti kaybetti: Avrupa'dan gelen turist sayısında büyük düşüş
Hint Okyanusu'nun incisi Mauritius, uzun yıllar Avrupalı tatilcilerin gözde destinasyonuydu. Beyaz kumlu plajları, kristal berraklığındaki lagünleri ve lüks tatil köyleriyle her yıl binlerce turisti kendine çeken ada, 2025 yılında Avrup
THY onuncu kez Avrupa'nın En İyi Havayolu şirketi seçildi
Türk Hava Yolları (THY), 2025 Skytrax Dünya Havayolu Değerlendirmesinde "Avrupa'nın En İyi Havayolu", "Dünyanın En İyi Business Class İkramı" ve "Güney Avrupa'nın En İyi Havayolu" ödülleri dahil toplam 8 ödüle layık görüldü.
Parabolik uçuş turizminin hacmi 2025'te 39,7 milyar ABD dolara ulaşacak
Türkiye Turizm Ansiklopedisi’nin " ResearchAndMarkets.com'un raporundan derlediği bilgilere göre, 2025 yılında hacmi 39,7 milyar ABD doları değerine yükselen Parabolik Uçuş Turizmi pazarı, 2034’te 424,1 milyar ABD dolarına ulaşması
KKKA hastalığına yakalananların en az yüzde 95'i sağlığına kavuşuyor
Prof. Dr. Nazif Elaldı, "(KKKA hastalığı) Özellikle 65 yaş üstündeki bireylerde cinsiyet gözetmeksizin daha fazla ölüme sebep olmaktadır." dedi.
AJet'ten 14 yeni nesil uçak için anlaşma
AJet, küresel havacılık finansman şirketi Avolon'dan 10, Carlyle Aviation Partners'den 4 olmak üzere kiraladığı 14 yeni "Airbus A321neo" uçağını filosuna katacak.
Kanada'dan vatandaşlarına Orta Doğu'da bazı bölgelere seyahat etmeme çağrısı
Kanada hükümeti, İsrail ile İran arasındaki çatışmaların artması üzerine vatandaşlarını Orta Doğu'nun çeşitli bölgelerine seyahat etmemeleri konusunda uyardı.
SellYourHotel, Yatırımcıları Türkiye’deki Yüksek Potansiyelli Turizm Fırsatlarıyla Buluşturuyor
Uluslararası turizmin yeniden canlanmasıyla birlikte, Türkiye 2024 yılında 62,2 milyon ziyaretçiye ev sahipliği yaparak dünyanın en hızlı büyüyen destinasyonlarından biri olma konumunu yeniden kazandı.
